Eğer çocuklarımızın kendilerini sevmelerini ve oldukları gibi kabul etmelerini istiyorsak; öncelikle bizim kendimizi sevmemiz ve olduğumuz kişiyi kabul etmemiz gerekir.
Çocuklar bizim söylediklerimizi her zaman yapmayabilirler; ancak bizi her an gözlemlerler ve yaptıklarımızı yaparlar.
Bizler en küçük yaşlarda çocukların tüm dünyası ve en çok örnek aldıkları kişileriz. Bizim cesur olduğumuzu, hatalarımızı kabul ettiğimizi, kendimizle ve hayatla ilgili pozitif dilde konuştuğumuzu, mükemmel olmaya çalışmadan kendimizle ve hayatla barışık olduğumuzu görmeye ihtiyaçları var.
2 gün önce yaptığım paylaşımda çocuklara ve eşimize karşı ilgili olmaktan bahsetmiştim. Gerçek şu ki; kendimize karşı ilgili olmadan, kendimizi sevmeden ne çocuğumuza ne de eşimize karşı ilgili, sevgi dolu ve şefkatli olamayız.
Kendimi de tabii ki seviyorum diyebilirsiniz. Ama kendinizi sevmek sizin için ne anlama geliyor?
Genelde konu kendimiz olunca en acımasız eleştirileri, yorumları, suçlamaları yapıyoruz.
Öncelikle bunu fark etmek, üzerinde düşünmek ve gerçekten çalışmak gerekiyor. Herkese gösterdiğimiz hoşgörü ve kabulü kendimize niçin gösteremiyoruz?
Ben kendi üzerimde çalıştıkça öğrendim ki; kendini sevmek demek; özsaygı demek, kendini kabul etmek demek, zihinsel, duygusal ve fiziksel olarak kendine bakmak demek. Kendine zaman yaratmak demek.
Kendini tanımaya ve keşfetmeye çalışmak, özümüzle barışık olmak, değişime ve gelişime her zaman açık olmak demek.
Bazı şeyleri istediğimiz kadar mükemmel yapamadığımızda, ya da hatalar yaptığımızda kendimizi hoş görmek, affetmek, yola devam etmek demek.
Kendimizin en iyi dostu olmak, aynaya baktığımızda güçlü ve sevgi dolu hissetmek demek.
Öz sevgi ve öz şefkatle sarmalandığımızda; hem çoçuğumuza hem de eşimize karşı kabulümüz artar mı? Yani biz daha mutlu olduğumuzda çevremizi de daha mutlu eder miyiz?
Siz bu konuda neler düşünüyorsunuz?
Merhabalar 🙂
Yaşadığımız dünyada kendin olmak zor iş. Özellikle sosyal medya kullanımının artmasıyla insanlar eskiye oranla kendilerini daha az beğeniyor ve kendilerini sürekli değiştirmek için çabalıyorlar. Örneğin; vücudunu beğenen bir kadın sosyal medyadaki estetik reklamlarına maruz kaldığında bir anda acaba ben güzel değil miyim diye kuşkuya düşebiliyor. Bunu medya yönetiyor. İnsanlara kendilerini yetersiz hissettir ve tedavi şekli sun. Bu sistem yıllardır böyle işliyor. Oysa insan kendi olduğunda güzelleşir ve farklılık yaratır. Kendimizle barışmayı, farklılıklarımızın bilincinde olmayı, fırsatlarımızı görebilmeyi, kendimiz olabilmeyi öğrenmemiz gerekiyor. İzniniz olursa ben de ‘’Kendin Olmak’’ üzerine bugün yazdığım yazımı okumanız üzere sizinle paylaşmayı çok isterim: http://www.ebrubektasoglu.com/yazi/kendin-olmak-neydi/
Güzel okumalar dilerim,
sağlıkla kalın.
Merhaba Ebru Hanım, hem yorumunuz hem de blog paylaşımınız için çok teşekkür ederim.
Yazınızı okudum. Kişinin kendisiyle iletişime geçmesi için belirttiğiniz tüm maddelere katılıyorum.
Herkesin kendine iyi gelen, ruhunu besleyen yöntemleri farklı. Bunları bulmak için de zaman içinde kendini tanımak, kendi üzerinde çalışmak, farklı yöntemleri denemek gerektiğini düşünüyorum.
Bağlantıda kalmak dileği ve içten sevgilerimle…