Bu iletişim hatalarını yapıyor olabilir misiniz?

“Çocuğum ergenliğe girdi ya da girmek üzere ve ben onunla tüm iletişimimi yitirdim” diyen pek çok anne baba duyuyorum.

“Artık benimle hiç konuşmuyor!” “Benim fikrimi önemsemiyor!” “Bana karşı çok öfkeli” “Nasıl konuşacağımı şaşırdım” diyorsanız bahsedeceğim iletişim hatalarını yapıyor olabilirsiniz.

  1. Ders vermek – ona sürekli bir şeyler öğretmek durumunda değilsiniz. Önce duygusunu anlayın ve önemseyin, sonra öğretme güdünüzü kontrol edin. “Bunu nasıl yapabildin?” “Şöyle yapman gerekiyor… vb. cümlelerden kaçının. Siz onun öğretmeni değil; model aldığı, ona rehberlik eden pusulasınız. Öğretme kaygısından çok model olmaya çalışın.
  2. Kıyaslama – onu olduğu gibi görüp, kabul edin ve koşulsuz sevildiğini hissettirin. “Niçin daha fazla ablan gibi olamıyorsun!” “Arkadaşlarının notları kaç?” Gibi kıyas cümlelerini duyan çocuk varlığının yeterli olmadığını ve kabul edilmek için kıyaslandığı diğer insanlar gibi olması gerektiğini hisseder.
  3. Genelleme – “Zaten siz ergenler hep böylesiniz” “başladı işte en zor zamanlar” gibi cümlelerle kendinizi de çocuğunuzu da yıpratmayın. Her çocuk farklı ve bu dönemleri kriz dönemleri olarak değil de varlık mücadelesi gösteren yetişkin olma yolundaki insanın yolculuğu olarak görebilirseniz saygı duymanız mümkün olur. Kötü davranışları genellemek yerine yaptıkları iyi şeyleri ne kadar ön plana çıkarırsanız o kadar iyi davranışlar sergilerler.
  4. Kendinizi yüceltme – “Ben senin yaşındayken okula 3 vesaitle gidip yine de şikayet etmezdim” gibi çocuğun yaşadığı deneyimi küçümseyip kendinizi öven bir yaklaşım çocuğa kendini daha da yalnız hissettirir. Olay her ne ise, sizin onun zamanında yaşadıklarınız gerçekten daha zorlayıcı olmuş olsa da konu sizinle ilgili değil; onunla ilgili.  O sizden farklı, sizin bir uzantınız değil, sizin gibi olmak veya hissetmek zorunda da değil. Şu anda onun dünyası tanınmak, önemsenmek, değerli hissetmek istiyor.
  5. Varsayımlar – dinlemeden sonuca varmak, çocuğu tanıdığımızı sanarak varsayımda bulunmak, etiketlemek yapılan bir başka iletişim hatası. “Kim  bilir ne yaptın da arkadaşın sana küstü?!” “Sen kesin sınıfta dersi dinlememişsindir!” Gibi yargılardan uzak kalarak her zaman her hikayeyi çocuğun ağzından dinlemek, duygularına karşı kabul edici olmak sizi yakınlaştırır.

Bu maddelerin her biri sizinle sözlü iletişimde olan her yaştaki çocuk için geçerli.

Çocuklar her yaşta anlaşılmak, dinlenmek, kabul görmek, varlık göstermek ve eşit bir birey olarak tanınmak istiyor.

Yapılan hataları konuşmanın “evet bak ben hep bunu yapıyorum çocuğa” diyerek farkına varmak açısından çok önemli olduğunu düşünüyorum.

Siz bunları okuyunca en çok hangi hataları yaptığınızı fark ediyorsunuz? Bunlara eklemek istediğiniz başka maddeler var mı? Paylaşır mısınız? Bu hatalardan kaçınmak size ne gibi sonuçlar getirir? İlişkinize etkileri neler olur? Siz çocuk yaşlarda varolma mücadelenizi verirken en çok hangi cümleleri duydunuz? Neler hissettiğinizi anımsayabiliyor musunuz?

Bu yazıyı paylaş

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top